© Güney Postası

Özaslan projeleri ve sahaya hâkimiyeti ile rakiplerine meydan okuyor

HÜDA PAR Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Emin Özaslan, sunduğu 11 vizyon projesi ve çözümleyici fikirleriyle sahada aktif bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor.

HÜDA PAR'ın Urfa adayı Özaslan, adaylığı kesinleştikten hemen sonra sunduğu 11 vizyon projesi ile Urfa siyasetine alışık olunmayan bir farkındalık kattı.

Güney Postası'na konuşan Özaslan, sahaya hakim olduklarını ve seçimi kazanmaları durumunda Urfa'nın hızlı değişim ve gelişimiyle ülkenin gündemine oturacağını belirtti.

Rant merkezli yönetim anlayışı şehri bu hale getirdi

Sel felaketlerinin rant merkezli yönetim anlayışından kaynaklandığını belirten Özaslan, "Maalesef geçmişte şehri yöneten idareciler şehri rant merkezli bir yönetim anlayışıyla yönettikleri için şehir bu hale gelmiş. Ama hâlbuki şehir, insan odaklı insan merkezi bir anlayışla yönetilmiş olsaydı, bugün hiç bir dere yatağında imarı göremezdiniz. Yanlış olan uygulama şu, şehir normalde dağlara doğru yayılması gerekirken, idareciler maalesef şehri ovaya doğru yaymışlar. Ovaya doğru yaymakla da kalmamışlar, dere yataklarına bile imar vermişler. Olması gereken şey ne? Biz diyoruz ki biz geldiğimiz zaman bir yerde tarıma elverişsiz arazi bulunduğu müddetçe asla tarıma elverişli olan araziyi imara açmayacağız. Kamulaştırma usulü ile derenin sağını ve solunu açacağız ya da kentsel dönüşüme koyup dere yatağından uzak yapılar yapacağız." dedi.

Peygamberler şehri kimliğini tekrar kazandıracağız

Özaslan, Şanlıurfa'nın bir peygamberler şehri kimliğine sahip olduğunu vurgulayarak, "Biz diyoruz ki şehri idare ederken akıl, bilim, kültür istişare ve adalet ilkelerine göre yöneteceğiz ve bunlarda bir tanesi de kültür olacak. Burasıyla biz geçmiş kültürün üzerine de şehri bina edip yükseleceğiz. Mesela her şehrin kendine göre bir kimliği vardır. Şanlıurfa şehrinin de kimliği peygamberler şehri olmasıdır. Dolayısıyla siz peygamberler şehri kimliği üzerine bir şehri bina ederseniz hem o geçmiş kadim kültürü yaşatmış olacaksınız hem de o kültürü geleceğe taşıyacaksınız. Bununla ilgili ben çok net bir örnek vermek istiyorum. HÜDA PAR olarak Büyükşehir Belediyesine devraldığımız zaman yeni imar alanlarında ana caddedeler 99 m olacak.

Dolayısıyla o maneviyatı yaşatabilmek için de 99 biliyorsunuz ki bir semboldür Esma-ül Hüsna'dan geliyor. Yani insanlar cadde de yürürken bile o bilinç ve kültür oluşsun. Dolayısıyla biz bununla beraber her anlamda bir medeniyet şehri inşa etmek istiyoruz." İfadelerini kullandı.

Yöneticilerin ve milletvekillerinin en büyük ayıbıdır

Konaklama yetersizliğinin birçok fırsatı geri teptiğini dile getiren Aday Özaslan, "2019 yılında dediğiniz gibi Göbekli tepe yılı ilan edildi. Fakat maalesef Urfa bundan nasibini alamadı. Bunların en çok payı kim aldı? Gaziantep aldı. Ne yazık ki bizden sonra gelen şehir Mardin vardı. Mardin bile bizden pay aldı fakat biz faydalanamadık. Şanlıurfa geçen yıl İslam Dünyası turizm Başkenti seçildi ama yine nasibini alamadı. Yani yönetim anlamında söylüyorum. Bugün siz Şanlıurfa'ya dışarıdan turist olarak geliyorsunuz ya da gezmeye geliyorsunuz. Konaklayabilecek otel bulamazsanız mecburen akşam Antep'e gitmek zorunda kalıyorsunuz. Çünkü konaklayabilecek bir otel yok. Bu en başta Şanlıurfa'da ki yerel yöneticilerin ve bütün milletvekillerinin en büyük ayıbıdır. Siz yıllarca bu açığı göreceksiniz ve bunu olumlu yönde tersine çevirebilmek için hiçbir adım atmayacaksınız. Tabi ki halkla bunun hesabını soracak mıdır, soracaktır. Urfa maalesef iyi yönetilemiyor, iyi yönetilebilseydi bu şehir kesinlikle Türkiye'de kendi adından söz ettirecek başarılara imza atardı." değerlendirmesinde bulundu.

Kırsaldaki altyapı ve yol sorununu çözeceğiz

Özaslan kırsal kesimde altyapı ve yol sorununu çözeceklerini söyledi. Özaslan sözlerini şöyle sürdürdü "Bugün kırsal kesimde en büyük eksiklerden bir tanesi altyapı sorunu. Şuana kadar hiçbir Belediye Başkanı maalesef kırsalda bir altyapı çalışması başlatmadı. Biz geldikten sonra kırsaldaki altyapı çalışmalarını başlatacağız ve kırsalda ki yol sorununu çözeceğiz. Biz adaletsizlik olmasın diye bütün Urfa'yı haritalandıracağız. Yolları ilçelere göre bölgelere göre böleceğiz. Köy muhtarları gelecek, kendileri o numaralanırmış haritaya göre kurayı çekecekler. Kurada kaç ay sonra o köyün yolu yapılması gerekiyorsa muhtarın bizzat kendisi buna karar verecek. Biz buna dahil olmayacağız, onlar seçecek onlar karar verecek." şeklinde konuştu.

Yolsuzluk yapanı medyada ifşa edeceğiz

Özaslan belediyeyi devir almaları durumunda yolsuzlukla mücadele de 4 aşamayı uygulamaya koyacaklarını bildirdi. Özaslan, "Bizim çalıştığımız dönemde ATM memuru diye tabir edilen hiçbir belediye çalışanı olmayacak. Biz şunu söylüyoruz, yarın biz Büyükşehir Belediyesinin devraldığımızda yani hem israf hem de yolsuzlukla mücadele için bizim şöyle bir uygulamamız olacak. Belediye bünyesinde çalışan herhangi bir personel, konumu ve görevi ne olursa olsun herhangi bir yolsuzluk yaptığı zaman biz 4 aşamadan oluşan adımlar atacağız. Bir onu işten atacağız. İki ne kadar zarara sebep olmuşsa ne kadar para çalmışsa o parayı geri getirip belediyenin kasasına geri koymak zorunda kalacak. Yani o zararı tazmin edeceğiz. Üç kendisinin adını, soyadını, fotoğrafını bütün medyada paylaşacağız ifşa edeceğiz. Onun böyle bir hırsızlık yapmış olduğunu herkes bilsin. Dördüncüsü de avukatlarımız dosyasını alıp delilleriyle beraber mahkemeye teslim edecek. Bu 4 uygulama ile ben şu iddiada çok rahatlıkla bulunuyorum, hiç kimse belediyenin bir kuruşunu yemez." görüşlerini paylaştı.

Basın mensupları ile beraber olacağız

Basın mensuplarının kendilerine hesap sorabileceğini paylaşan Özaslan, "Maalesef Türkiye'de siyaset ya da siyaset kurumu basına sadece kendi sesini duyuran bir aracı gibi bakıyor. Fakat ben bugün basını bir aracı olarak görmüyorum. Basın mensupları, toplumun asıl nabzını ölçen toplumdaki bütün gidişatı, sorunları, problemleri her şeyi yerinde gören ve toplumun gidişatını çok iyi ölçebilen ölçümleyebilen aslında çok iyi analistlerdir. Basın mensuplarıyla biz bir arada olacağız. Bizim Şanlıurfa istişare meclisi projemiz var. O meclisin bileşenlerinden bir tanesi de basın mensupları ve basın kuruluşları olacak. Yani onlar bizatihi gelecek, o meclise oturacaklar, hem fikir öneri sunacaklar hem de Belediye Başkanına hesap soracaklar. Dolayısıyla ben şuna inanıyorum, yereldeki basın kuruluşlarının güçlü olması oradaki siyasetçilerin de kendine daha fazla çeki düzen vermesine sebep olacak ve hizmetin kalitesinin artmasını aslında vesile olacak. Onun için basının her zaman ayakta kalması lazım." dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER