HAMAS yetkililerinden Suheyl el-Hindi Van da konuştu: Gazze 2 milyar Müslümanın izzetini ve şerefini koruyor

Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Van'da "Cihad Önderi Hazreti Muhammed" temasıyla Mevlid-i Nebi etkinliği gerçekleştirildi.

Beşyol Meydanı Sıhke Caddesi üzerinde gerçekleştirilen etkinliğe, HAMAS Siyasi Büro üyesi Süheyl el-Hindi konuşmacı olarak katıldı.

Konuşmasına "Sizlere şu anda Gazze'de muhasara altında olan kardeşlerimden selam getiriyorum. Size direnişin öncülerinden selam getiriyorum. Şu an cihadın öğretmeni olan direnişten size selam getiriyorum. Şehitlerin babası olan ve şu anda Gazze'deki şehitlerin lideri olan kardeşim İsmail Heniyye'den selam getiriyorum. Muhammed Deyf'ten, Yahya Sinvar'dan selam getiriyorum." diyen el-Hindi "Biz beraber bu yolda mücadele ettiğimiz sürece, mitinglerde sizin bu topluluğunuzu, bu gücünüzü gördüğümüz sürece unutmayın ki Gazze'deki kardeşlerimiz her zaman mesrur olacaklar, mutlu olacaklardır." dedi.

"Bir yetimin başka bir yetimin başını okşadığı yer: Gazze"

"Her ne kadar bu kadar ölüm ve umutsuzluk içerisinde olsak da unutmayalım ki Rabbimiz bize şunu vadediyor: Üzülmeyin, gevşemeyin, eğer inanıyorsanız galip olanlar sizlersiniz. Ve Rabbimiz bize şunu söylüyor: Kendilerine bir kısım ayetlerimizi gösterelim diye kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren Allah'ın şanı yücedir." Ayetlerini okuyan el-Hindi "Unutmayalım ki şu an Gazze yara ve bere içindedir. Şayet sizlerden, 'suskunluğun' altında ezilmiş insanları sorarlarsa unutmayın ki bu Gazze'dir. Şayet size yaralanmış, şehit verilmiş bu topraklardan bahsetseler, unutmayın ki bu Gazze'dir. Şayet bir yetimin başka bir yetimin gözyaşını sildiğini söylerlerse unutmayın ki burası Gazze'dir. Şayet bir yetimin başka bir yetimin başını okşadığını sorarlarsa burası Gazze'dir. Şayet yemeklerin kan ve revan içinde sunulduğu yeri sorarsalar burası Gazze'dir. Şayet bir yaralının başka bir yaralıyı tedavi ettiğini söylerlerse unutmayın ki burası Gazze'dir." ifadelerini kullandı.

"Gazze sabrediyor"

Süheyl el-Hindi, sözlerine şöyle devam etti:

Aralarında 10 bini ağır olmak üzere 80 bin yaralı var Gazze'de. 30 binden fazla şehit var Gazze'de. Binlerce evin tamamen ya da kullanılamaz hale gelip yok edildiği bir moloz yığını var Gazze'de. Enkazların altından zafer işareti yaparak çıkan yaşlıları, kadınları ve çocukları görüyor musunuz? İşte bunlar Gazze'nin yaşlıları, kadınları ve çocuklarıdır fakat bununla beraber unutmayalım ki Gazze sabrediyor, Gazze sabrediyor, Gazze sabrediyor. Gazze her ne kadar zulüm altında olsa da teslimiyetin beyaz bayrağını kaldırmayacak, siyonist işgalcilere baş eğmeyecek, direnişinden vazgeçmeyecek ve kanının son damlasına kadar mücadele edecektir. Unutmayalım ki Gazze şu anda 2 milyar Müslümanın izzetini ve şerefini koruyor. Gazze tüm Müslümanları temsil ediyor."

Aksa Tufanı Kudüs'ü korumak içindi"

"7 Ekim Aksa Tufanı, bugün Mevlid-i Nebi'sini kutladığımız Peygamber Aleyhisselatu Vesselam'ın sünneti olan ve ilk kıblemiz olan Kudüs'ü müdafaa etmek içindi." diyen el-Hindi "Bu yaptığımız iş küçük bir iş değildir. Unutmayalım ki Aksa Tufanı, bu direniş, Peygamber Aleyhisselatu Vesselam'ın sünnetini korumak içindi, Kudüs'ü korumak içindi, Mescid-i Aksa'yı korumak içindi. Ve biz bu yolda devam edeceğiz, durmayacağız. Kardeşlerim sizlere şunu söylemek isterim ki, şu an direniş çok iyi durumdadır. Kassam mücahitlerimiz çok iyi durumdadır, sıfır mesafeden düşmanın askerlerini öldüren, Allah'ın düşmanlarını öldüren, siyonist israil askerlerini öldüren askerlerimiz, Kassam mücahitlerimiz şu an çok iyi durumdadırlar. Kardeşlerim, 7 Ekim günü şehit olan kardeşlerimizden 100'den fazlası Kur'an'ı ezberleyen kardeşlerimizdi. Bunlar, bizim şu an kendisini dedemiz olarak gördüğümüz Selahaddin-i Eyyubi'yi örnek almışlardı." dedi.

Mesajınız Gazze'ye, Kassam Tugayları'na, Gazze'deki kardeşlerinize ulaşmıştır"

"Kardeşlerim, şunu söylemem gerekiyor. Evet şu an Gazze iyi durumda, Kassam iyi durumda fakat her ne olursa olsun Gazze yine ümmete ihtiyaç duyuyor." diyen el-Hindi, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şayet direnişin başladığı günden bugüne kadar Kassam mücahitleriyle beraber özellikle ilk gün onlarla beraber olan Müslüman bir devlet olsaydı, unutmayalım ki biz akşam namazını ya da yatsı namazını Mescid-i Aksa'da kılardık. Kardeşlerim, Allah-u Teala'nın buyurduğu gibi kendimizi cihada hazırlamamız gerekiyor. Mallarınızla ve canlarınızla cihad edin buyuruyor. Unutmayın ki, biz kendimizi kıyamet günü Allah'ın bu sorusu karşısında ne cevap verebileceğimize hazırlayalım. Onun için malımızla ve canımızla cihad ediyoruz ve bu konuda sizden yardım bekliyoruz. Buraya toplanan kardeşlerim, size teşekkür ediyorum zira mesajınız Gazze'ye, Kassam Tugaylarına, Gazze'deki kardeşlerinize ve ehlinize ulaşmıştır. Mesajınız şu olmuştur: Direnişe evet, direnişe evet, direnişe evet… Gazze'ye evet, Kassam'a evet. Ey kardeşlerim! Son olarak sizden şunu işitmek istiyorum, siz 'Gazze için varım' diyor musunuz? Gazze için bedel ödemeye hazır mısınız? Gazze'nin çocukları için, Gazze'de kanı dökülen çocuklar için malınızla ve canınızla bedel ödemeye hazır mısınız? O zaman kardeşlerim, sizi bekliyor olacağız, Gazze'de sizi bekliyor olacağız. Ey kardeşlerim en büyük buluşmamız, Mescid-i Aksa'nın avlusunda, Selahaddin-i Eyyubi'nin torunlarının Gazze'yi fethederek, onu özgürleştirerek, Mescid-i Aksa'yı özgürleştirerek olacaktır."

Program seslendirilen ilahilerin ardından Muhammed Emin Demir'in yaptığı dua ile sona erdi.